H. Nurcan Yazıcı
H. Nurcan Yazıcı

Senaryosu “ABD”den (Pembe Dizi/miz)

İsrail(!); Obama’yı yeniden başkan yapar mı bilemem ama Sayın Erdoğan’ı Arap kahramanı yaptı bile. Bu kahramanlığı ister bir başarı, ister dış siyasette ki ileri görüşlülük olarak nitelendirin, değişmeyecek bir gerçek var ki; Ortadoğu  üzerinde ciddi beklentileri  olan ”ABD”, istemedikten sonra hiç kimseye ve ülkeye kahramanlık ve liderlik bahşetmez, ‘o’ fırsatı da ona vermez. (Zaten bu tür kahramanlıklara da nedense ya Ortadoğu ve 3.dünya ülkelerinde ya da pembe dizilerde rastlanabilmekte.)

Diğer bir önemli gerçekte; ABD politikalarının, seçimden seçime yenilenmediği ve her gelen başkanla değişmediğidir. Önceki seçimlerde ABD Başkanlığı’na aday olmayı düşünmüş olan Amerikan Ordusu Generali Wesley Clark’in, (2008 yılında) ABD’nin Ortadoğu planları ile ilgili yapmış olduğu: “Beş yıl içinde yedi ülkeyi ele geçireceğiz. Bunlar; Irak, Suriye, Lübnan, Libya, Somali, Sudan, İran olacaktır” açıklamasının, şu anda yaşanan süreci daha iyi anlamamıza yardımcı olacağı kanaatindeyim. ABD’ de önemli olan şey; yıllara yayılan “dış” politikanın devamlılığı ve bu politikanın başarılı bir şekilde sonlandırılması olayıdır…

Bütün bu gerçeklerden sonra, “Ortadoğu ve Kuzey Afrika” da yaşanan, 2011’de ki siyasi gelişmelere, “demokrasi için” diye bakmak, biraz saflık olmaz mı? Ortadoğu şekillendirilirken, bu proje için binlerce Müslüman kanı akıtılırken, kendimize kahramanlık payesi çıkarmak ne kötü bir çelişkidir…
 
Bu gerçekleri hatırladıktan sonra, senaryosu “ABD” menşeyli, kahramanı Türk olan pembe dizimize şöyle bir göz atalım…
 
Kahramanımız neyi başardı da Arap medyasında bu kadar öne çıktı? “Siyasal ve otoriter” liderliği ile mi yoksa bizim ülkemizde de en çok öne çıkan, “liderlik” özelliklerinden olan karizmayla mı? Cevap pek tabi; karizmasıyla olacaktır.
 
Karizma, tamam… Sanal âlemin ve teknolojinin nimetleri de.. üstüne “ABD-BOP” projesiyle, Hollywood filmlerini kıskandıracak güzellikte yazılmış bir senaryo… İşte size asrın dizisi ve perde!!!
 
Tabi bu arada Türk Popüler Kültürü’nün yakın coğrafya’ya yayılmasının ve daha önceki “Kıvanç Tatlıtuğ ve Kurtlar Vadisi” tadında ki Türk dizilerinin de hakkını inkâr etmeyelim. Batıda bazı medya eleştirmenleri, Sayın Erdoğan’ı bir “medya yıldızı” olarak ifade ederken aklıma Türk dizilerinin izlenme rekoru, dizi oyuncularının komşu ülkelerde bir kahraman gibi karşılanmaları geldi. Örneğin; ‘Binbir Gece’ dizisinin oyuncularını balkanlarda 40 bin kişi karşılamıştı. Keza  “Kurtlar Vadisi” dizi oyuncuları da, komşu ülkelerde, “kurtarıcı” olarak alkışlandı.

Dizilerin başarısı elbette oyuncuların rol yapmada ki kabiliyetleri ile ilgilidir ama senaryonun da hakkını vermek gerekmez mi? Mükemmel senaryoya, mükemmel rol!
Şimdi vizyondaki dizinin(!) en can alıcı bölümü çevriliyor; İsrail, Gazze saldırısı nedeniyle özür dilemeyi reddettiği için kahramanımız hiddetlenmiştir, onun bu haykırışları inanılmaz alkış alır, ama “mutlu son” bekleyen dizi seyircilerinin gözünden kaçan bir şey vardır ki, senaryoyu yazan “ABD” İsrailsiz bir son düşünmemektedir.
 
Haydi  karar verin, dizi kahramanını mı alkışlayacağız, yoksa milli kahramanı/mızı mı?
 
Bu dünya Türk kimliği ile “Atatürk” gibi, ”özgürlük ve bağımsızlık benim karakterimdir” diyen bir “Türk” önderi gördü.
 
Milli ve bağımsız politikalar üretememiş. Sanal söylemler ve gizli görüşmelerle el yordamı ile yol almaya çalışanların şişirilmiş kahramanlıkları ancak sahnelerde alkışlanır. Hepimizde biliyoruz ki, “kukla kahramanlar”, sahnede ki işleri bittikten sonra mutlaka çekmeceye atılır.
 
Dünya lideri olmak, dünyayı “prompter” (konuşma metninin geçtiği cam) den değil yüreğinden okumak; milli, özgür ve bağımsız kararlarla yürüyebilmektir. Atatürk’ü unutanlar, yoklukta keçiye “Abdurrahman Çelebi” der durumundadırlar.
 
Son gerçek; "Arap sokakları” şimdiye kadar, kimleri kimleri alkışladı ama ardından aynı liderleri yerlerde sürükledi. Şu anda, “ana Yönetim(!)” ne derse o tarafa esen, o rüzgardan da beslenen kahramanımız var ki; ülkem insanı da o rüzgarın havasıyla kanatlandı ve uçmakta. Dikkatinizi çekerim; RÜZGAR, FIRTINA, KASIRGA DERKEN… – AB/D’nin- tsunamilerinin, nasıl yakıp yıktığını da biliyoruz… En iyisi mi siz siz olun, en azından ayaklarınızı yerden kesmeden kanat çırpın…
 
Saygı ve sevgiler.

Zafer Partisi
Zafer Partisi
Giriş Yap

Haberiniz.com.tr ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!