Ortada fol yok, yumurta yok. Ne AKP cephesinden ne de MHP cephesinden koalisyon görüşmesinin yapıldığına dair bir açıklama da yok.
Eğer MHP, AKP ile bir koalisyona evet diyecekse ya da ülke şartlarını düşünerek demek zorunda kalacaksa, işi oldukça zordur.
AKP, 13 yıldır temellerini sarsmadığı bir kurum bırakmamıştır.
Başbakanlık kirlidir, alabildiğine kirletilmiştir. Sadece Örtülü Ödenek harcama kirliliği bile tek başına buna yetecek bir örnektir. Hukuksuzluk, rüşvet, maden işletme ruhsatlarının verilişi, TOKİ’nin ihaleleri ve yapımları, ihale yasasının 37 kez, tüzüğünün 137 kez değiştirilmesi bile bu koltuğun ne kadar kirlenmiş olduğuna basit kanıtlardır.
Bakanlık koltukları kirletilmiştir.
Sadece dört bakanla ilgili ortaya çıkarılan: “17-25 Aralık Büyük Yolsuzluk ve Rüşvet Operasyonları” bile bu koltukların ne kadar kirlendiğinin en yalın örnekleridir.
Sözüm ona İranlı bir iş adamının, “Cari açığınızın % 15 ini bek kapatıyorum” acı bayanı, “Senin önüne yatarım” diyecek kadar basitleşen bakanların oturdukları koltukların temizliği su götürmez mi?
Böylesine bir AKP ile MHP hangi “Asgari Müştereklerde” birleşecek?
Ayrıca İFLAS eden bir DIŞPOLİTİKA var ki, yürekler acısı. “Sıfır sorunlu komşuluk” diye başladılar. Kokmadık komşu bırakmadılar. Komşularımızı sıfırlayıp ortada kaldılar.
Türkiye ve Türklük düşmanı, PYD ve Barzani ile yeni komşuluklar ihdas ettiler.
Ekonomi artık son noktaya geldi. İhracat, ithalat dengesi bozuldu. Kobiler çökmek üzere, esnaf tükenmiş orta sınıf, sıfırlanma noktasındadır.
Ödenemeyen senetler, karşılıksız çekler, haciz kıskacında kıvranan kredi kartlılar ülkenin başını ağrıtmak üzereler.
Her yıl değişen eğitim politikaları ve sık sık değişen Milli Eğitim Bakanları ile eğitim bitmiş, öğretim sıfırlanmıştır.
Türk aile yapısı, ömrünün en kötü durumundadır. Boşanmalar, zinalar artmış. Kadına şiddet tavan yapmış, çocuğa tecavüz rekorlara koşmakta, kadın cinayetleri önlenemez boyuttadır.
Hukuk alabildiğince siyasallaşmış, F tipileştirilmiş. Hukuka güven yüzde yedi seviyelerine kadar gerilemiştir.
Ülkede asayiş berkemal olmuş. Bizzat Erdoğan’n ifadesiyle ülke insanının bir kısmı ülkenin bir kısmına gidemez-gelemez olmuştur. (Sivas’ın ötesine gidemezler, O sözleri: Tunceli’de de söylesin!) beyanları kime ait acaba?
Ülkenin göz bebeği TSK’leri çeşitli KUMPASLARLA, savaşamaz, uçamaz, denizde yüzemez konuma getirilmiş; deneyimli ve vatansever Türk subayları Silivri’de hakaretlere uğratılmıştır.
Bu millet AKP’yi böylesine bir oyla; acaba cezalandırdı mı yoksa ödüllendirdi mi?
AKP yanına alacağı koalisyon ortakları ile işler kötü giderse; bütün suçu, KOALİSYONA ve ORTAĞINA atacaktır. Es kaza iyi giderse; kendi hanesine artı puan olarak yazacaktır.
Bundan kimsenin şüphesi olmasın.
Kuru kafaya gem takan Nasrettin Hoca merhumun, “Ben onun taylığını bilirim” sözü asla unutulmamalıdır.
AKP, bu güne kadar belli çıkar guruplarının dışında kimselere güven vermemiştir.
İşte sevgili okurlarım! MHP, bu seçimlerde en şanssız partidir. Ortak olsa işler zor ve açmazda. Olmasa ülke bölünmenin ve parçalanmanın eşiğinde!
Bizim köyde bu gibi haller için; “İki ucu da boklu değnek.” tabirini kullanırlar. Ne taraftan tutarsan tut eline bulaşacak.
Aynı şey CHP için de geçerlidir.
Ama akıllı bir protokol ve paylaşımla işin üstesinden de gelinebilinir.
Görelim Mevla neyler, neylerse güzel eyler!
Esen kalınız.
Nazım Peker
Diğer Yazıları
Köşe Yazarı
